Alanya Kalesi İçkale’de Kazı Başkanı Prof. Dr. Osman Eravşar ve ekibi, Alaaddin Keykubat’ın ailesiyle yaşadığı evdeki kazılarda, 200 kasa dolusu çini ortaya çıkardı. Çiniler arasında, 50×80 cm ölçülerinde, elinde mızrağı, Türk tipi bir süvarinin resmedildiği, bugüne kadar benzeri olmayan bir eser de bulundu. Antalya’nın Alanya ilçesinde Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapan Alanya Kalesi’nde, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın ailesiyle yaşadığı saraydaki kazı çalışmaları, Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Eravşar başkanlığında yürütülüyor. Alanya’nın, Pamfilya ile Kilikya bölgesi arasında yer alan geçiş koridorunda M.Ö. 4. yüzyılda, Helenistik dönemde kurulduğunu belirten Prof. Dr. Osman Eravşar, 1221 tarihinden itibaren kentin Selçuklu idaresine girdiğini, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat için önemli bir yere sahip olması nedeniyle surların inşası, sarayın restorasyonu gibi imar çalışmaları yapıldığını anlattı. Bu sarayın birçok açıdan önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Eravşar, “Anadolu’da bugüne kadar kitabesi olan, tarihi bilinen tek saray Alanya sarayı. Burada geçtiğimiz yıl başlatılan kazı çalışmaları bu yıl tamamlandı ve 200 sandık kadar çini bulundu. Çini eserlerin tasnifi sürüyor. Bu yılki kazılarda son derece önemli ve ünik bir parça da tespit edildi. Yaklaşık 50×80 santimetre ölçülerinde bir çini plaka. Bu kadar büyük bir plakaya Selçuklu çini sanatında henüz rastlanmadı” dedi.